Nicole Restaurant’ın eski kurucusu ve eski şefidir. Paris’te okudu ve çalıştı. Hikayeyi Aylin Hanımda dinleyelim. Eğitimim aslında mutfakla hiç alakası yoktu. Sosyoloji eğitimi aldım; akademisyen seviyesine kadar giderken farklı bir yolda ilerlemek istediğimi hep biliyordum, sanırım cesaret edemiyordum. Ve fakat belirli bir süre sonunda karar verdim ki bunun da eğitimini devam ettireceğim; Paris’te Cordon bleu de aşçılık eğitimine başladım. Okul önemli, özellikle geç başlayanlar için, ama mutfak eğitimi mutfakta verilir. Kesinlikle. Elbette yaptığımız işin eğitimini alması gerekiyor. Eğitimin dışında pişmek gerekiyor mutfakta, ama kafaya koydunuz mu oluyor. Ben kariyerimde çok geç bir yaşta, mutfak standartlarına göre çok geç bir yaşta başladım; 37 idi, kendim bile inanamıyordum. Ama kafaya koydunuz mu oluyor diye düşünüyorum. Mutfakta çalışmak için gereken özellikler, aslında mutfağa baktığımızda, yoğun, uzun saatler, bir ekiple çalışıyorsunuz, fiziksel bir iş yapıyorsunuz; gürültüden sıkılıyorsanız sakın derim. Aşık olmanız lazım mesleğe.
Yolun başında olsam kendime vereceğim tavsiyeler, sanırım öncelikle daha genç başlamış olmayı tercih ederdim. İkinci olarak da sanırım, illa ki hata yapacağız, bu hatalardan iyi dersler çıkarmayı kendime tavsiye ederdim. Üçüncü olarak söyleyebileceğim aslında eğitim. İyi ki eğitim yapmışım, iyi ki yabancı dil öğrenmişim, iyi ki dünyayı gezmişim. Çünkü bunların hepsi aslında geç başladım dediğim kariyerimde bana inanılmaz yardımcı oldu. Bugünkü vizyonum başka türlü olmazdı. Bugün bu işi yapmıyor olsam çok mutsuz olurdum sanırım, çünkü zaten başka bir işten buraya geçtim ve bu benim hayalimdi. Kendimi başka hiçbir yerde düşünemiyorum.